MİSYON
Dernek statüsünde kurulan ESAM’ ın kuruluş amacı Tüzüğün 3. maddesinde yer almaktadır.
Bu maddeye göre: “Derneğin amacı, ekonomik ve sosyal araştırmalar yapmak suretiyle ilmî gerçekleri toplumun hizmetine sunmak, sosyal sorunlara çözüm üretmek, stratejiler geliştirmek ve ülkemizin maddi ve manevi kalkınmasına katkı sağlamaktır”.
ESAM, yukarıda belirtilen gayesi doğrultusunda aşağıda belirtilen VİZYON ilkeleri çerçevesinde 1969 yılından beri faaliyetlerini sürdürmektedir.
VİZYON
ESAM, çalışmalarını aşağıda belirten ilkeler çerçevesinde sürdürmektedir.
- Her insan düşündüğü gibi inanmalı, inandığı gibi düşünmeli, düşündüğü gibi konuşmalı ve konuştuğu gibi de yaşamalıdır. Erdemli insan inancı, düşüncesi, söylem ve eylemi arasında çelişki ve çatışma bulunmayan insandır. Erdemli insan üretken olabilir. Bütün yeteneklerini etkin ve verimli bir şekilde kullanabilir. Kendine, ailesine, yakın çevresine, içinde yaşadığı topluma ve insanlığa faydalı ve yararlı olabilir.
- Her ulus kendi ortak dünya görüşü ve değer ölçülerine göre yönetilmeli. Karşılaşılan sorunlara toplumu oluşturan bireylerin ortak dünya görüşü ve değer ölçülerine göre çözümler üretilmeli ve uygulanmalıdır. İlim evrenseldir. İlme dayalı olarak geliştirilen çözümler milli olduğu ölçüde kalıcı olurlar. Ülkenin doğal, kültürel ve sosyal yapısı ile uyumlu olmayan çözümler kalıcı çözüm olma niteliklerini taşıyamazlar.
- ESAM, ülkemizin sorunlarının milletimizin ortak dünya görüşü ve değer ölçülerini esas alan bir yaklaşımla çözümlenmesi gerektiğine inanır. Ülkemizin sorunlarının başka toplumların dünya görüşüne, sosyo-ekonomik ve kültürel yapılarına dayanılarak geliştirilen ve ülkemizin sosyo-ekonomik ve kültürel yapısıyla uyumlu olmayan politikalarla çözümlenemeyeceği gerçeğini savunur.
- ESAM, İnsana hizmeti sosyal faaliyetlerin amacı sayar. Çünkü insan yaratılanların en üstünüdür. İnsanın maddi ve manevi ihtiyaçlarının dengeli bir şekilde karşılanması gerektiğine inanır.
- ESAM, sosyal gelişmenin imar ve irfan olmak üzere iki boyut bulunduğunu savunur. Fiziki gelişmeyi ifade eden imar, ülkenin sanayileşmesi ve imar edilerek insan hizmetine elverişli hale gelmesini ifade eder. İrfan ise beşeri gelişmeyi ifade eder. İrfan, kişinin eğitilerek başkasının hakkını ihlâl etmemesi ve kendi hakkının da ihlâl edilmesine karşı tavır alma bilincinin gelişmesini ifade eder. Bu yaklaşıma göre gelişmiş insan başkasına haksızlık etmeyen ve kendisine de haksızlık edilmesine rıza göstermeyen insandır.
- ESAM, sosyal hayatta barış ve dayanışmanın sürekli kılınabilmesi için temel insan hak ve özgürlüklerin tam anlamıyla korunması gerektiğini vurgular. Bütün sosyal kurumların varlık nedeni temel hak ve özgürlükleri korumaktır. Temel hak ve özgürlükleri sınırlayan veya kaldıran sosyal kurum ve kuruluşlar bir bakıma varlık nedenlerini ortadan kaldırmış olacaklarını savunur.
ESAM, bu ilkeleri benimseyen bir kurum olarak, bunları ön planda tutan her kurum ve kişiyle işbirliği yaparak; Türkiye’de, İslam dünyasında ve bütün dünyada, barış ve adaleti tesis etmeyi gaye edinmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder